INTRODUCTION: This study was conducted between June 1, 2012 and June 1, 2013 with the aim of evaluating patients who came to the of B Public Hospital's emergency room due to bites by animals suspected to have rabies.
METHODS: All 197 cases that came to the emergency room due to bite and contact with rabies-suspected animals were included in the study. The researcher obtained permission to analyze the Emergency Service Patient Evaluation Forms for these cases retrospectively, and the cases were evaluated considering their age, sex, residence, type of contact, area of contact, shape of wound, duration before coming to the health center after the contact and the administration of vaccination or immunoglobulin. In addition, the researcher determined the suspected animals, their types, and whether they had owners.
RESULTS: In the study sample, 67% of 197 cases were males. Their average age was 30.10± 22.11 years. Of them, 64.5% lived in the country. In 54.8% of the cases, owned animals were involved. An evaluation of the distribution of the cases showed that 55.8% were upper extremity injuries, while 22.3% were lower extremity injuries. The rest were distributed as 6.6% (head and neck) and 15.3% (body and gluteal area). Of all the cases, 77.7% came to the emergency center on the first day after contact, 21.3% waited 2 to 5 days before coming to the center, and 1% waited for more than five days. Of the bite victims who lived in the country, 63.1% had deep wounds, and 31.3% of the bite victims who lived in the city had deep wounds (p<0.001).
DISCUSSION AND CONCLUSION: All the bite victims who came to the emergency service were vaccinated. There was a high rate of contact with owned and monitorable animals at the hospital, which shows that animal control and vaccination are very important in Turkey.
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışma, bir yıl boyunca 01 Haziran 2012- 2013 tarihleri arasında bir devlet hastanesi acil servisine kuduz şüpheli hayvan ısırığı sebebiyle başvuran olguların değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışmaya, bir ilçedeki devlet hastanesi acil servisine kuduz riskli hayvan ısırık ve temasları nedeniyle başvuran 197 olgunun tamamı dâhil edilmiştir. Bu olgular hakkında düzenlenmiş Acil Servis Hasta Değerlendirme Formları için gerekli izinler alınarak retrospektif olarak incelenmiş ve olgular yaş, cinsiyet, ikamet ettiği yer, temas şekli, temas bölgesi, yaranın şekli, temastan sonra sağlık merkezine başvuru süresi, aşı ya da immunglobulin uygulama durumu açısından değerlendirilmiştir. Ayrıca şüpheli hayvan, türü ve sahipli olup olmadığı saptanmıştır.
BULGULAR: Çalışma gurubumuzdaki 197 olgunun %67.0’si erkekti. Yaş ortalaması 30.10± 22,11 yıl olarak saptandı. Başvuran olguların %64.5 kırsal alanda yaşıyordu. Olguların % 54.8’inde olaydan sahipli hayvanlar sorumluydu. Temas bölgesine göre olguların dağılımı incelendiğinde %55,8 üst ekstremite, %22.3 alt ekstremite yaralanması şeklinde olup geri kalanlar %6.6 baş-boyun, %15.3 gövde- gluteal bölge şeklinde idi. Temas sonrası %77.7’si ilk gün, %21.3’ü 2-5 gün arası, %1.0’de 5. günden sonra acil servise başvurusunu yapmıştır. Kırsal bölgede yaşayanlarda %63.1’i ısırılan yer derin yaralanmaya neden olurken, kentsel bölgede yaşayanlarda derin yaralanma oranı %31.3 olarak bulunmuştur (p<0.001).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Acil servise başvuran olguların tamamı aşılanmıştır. Hastanemiz acil servisine müracaat eden olgularda sahipli ve takibi mümkün olan hayvanlarla temasın yüksek olması ülkemizin için hayvan kontrolü ve aşılamanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur.