OBJECTIVE: In our study, the objective was to investigate the demographic data of patients taking Warfarin who had been followed up in an internal medicine clinic and to analyze the factors affecting the success in achieving the target INR.
METHODS: The follow-up forms, prepared for the patients taking anticoagulant therapy in internal medicine clinic, were screened retrospectively. The data were analyzed statistically.
RESULTS: In the study, 57 patients taking oral anticoagulant therapy were included. The mean age was 71±11 (59.6% was female). The success rate in achieving the target INR levels was found to be 52.6% (30 patients). Of the patients, 91.2% reported that they had been informed about the drugs, 92.9% was taking drugs regularly, 82.4% had regular INR controls, 54.3% knew the target INR range, and 71.9% was informed about the complications. No statistically significant difference was found between the parameters of patient groups who had reached the target INR and who hadn't.
CONCLUSION: In our study, the low success rates in reaching the target INR in patients taking oral anticoagulant agents was also noteworthy. Therefore, we suggest that the knowledge of patients taking an oral anticoagulant therapy should be increased, and we think that the new generation oral anticoagulant drugs can be administered, instead of Warfarin, to the patients who were unable to maintain the INR despite the adequate training.
AMAÇ: Çalışmamızda iç hastalıkları polikliniğinde takipli varfarin kullanan hastalarda demografik verilerin ve hedef INR düzeyine ulaşma oranına etki eden faktörlerin incelenmesi amaçlandı.
YÖNTEMLER: İç hastalıkları polikliniğine oral antikoagülan kullanımı nedeniyle başvuran hastalara hazırlanmış takip formu geriye dönük tarandı. Veriler istatistiki olarak analiz edildi.
BULGULAR: Çalışmaya oral antikoagülan kullanan 57 hasta dahil edildi. Yaş ortalaması 71±11 (kadın %59.6) idi. Hedeflenen INR düzeyine ulaşma oranı %52.6 (30 hasta) saptandı. Hastaların %91.2’si ilaç konusunda bilgilendirildiğini, %92.9’ unu ilacı düzenli aldığını, %82.4’ü düzenli INR kontrolü yaptırdığını, %54.3’ ü hedef INR değerini bildiğini, %71.9’u komplikasyonları bildiğini belirtti. Hedef INR düzeyinde ulaşmış olan hasta grubu ile ulaşamamış grup arasında incelenen parametrelerde istatistiki olarak anlamlı farklılık saptanmadı.
SONUÇ: Oral antikoagülan kullanan hastalarda hedef INR düzeyine ulaşma oranının düşüklüğü çalışmamızda da dikkati çekmektedir. Bu nedenle oral antikoagülan tedavi başlanan hastaların bilgi düzeylerinin arttırılması gerektiğini ve yeterli eğitime rağmen hedef INR tutturulamayan hastalarda, anti-koagülan tedavi olarak varfarin yerine yeni nesil oral anti-koagülan ilaçların kullanılabileceğini düşünüyoruz.