XQuick Search
XIntravascular Hemolysis Due to Aorto-Atrial Fistula After Percutaneous Atrial Septal Defect Closure
Murat Demirci1, Elif Demirbaş2, Koray Ak2, Beste Ozben1, Nurten Sayar1, Mustafa Kürşat Tigen11Department of Cardiology, Marmara University Faculty of Medicine, İstanbul, Turkey2Department of Cardiovascular Surgery, Marmara University Faculty of Medicine, İstanbul, Turkey
Percutaneous closure of atrial septal defects (ASD) is an increasingly utilized method for selected patients, offering advantages such as shorter recovery times and lower complication rates compared to surgery. Despite being considered as a rather safe treatment method, it may rarely lead to life-threatening complications such as cardiac erosion. We report a case of a 38-year-old male who presented with symptoms of intravascular hemolysis two months after percutaneous ASD closure. Despite initial suspicion of urinary bleeding due to hematuria, further evaluation revealed a fistula between the non-coronary sinus and the left atrium, caused by device-related aortic erosion. Surgical removal of the closure device and successful repair of the fistula with autologous pericardial patches resolved the symptoms. This case underscores the importance of considering structural complications, including aorto-atrial fistula, in patients with unexplained hemolysis following percutaneous ASD closure.
Keywords: Amplatzer Septal Occluder, Aorto-atrial fistula, Atrial septal defect, Hemolytic anemiaPerkütan Atriyal Septal Defekt Kapama Sonrası Aorto-Atriyal Fistüle Bağlı İntravasküler Hemoliz
Murat Demirci1, Elif Demirbaş2, Koray Ak2, Beste Ozben1, Nurten Sayar1, Mustafa Kürşat Tigen11Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul2Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı, İstanbul
Atriyal septal defektin (ASD) perkütan kapatılması, Perkütan atriyal septal defekt (ASD) kapama, seçilmiş hastalarda cerrahiye kıyasla daha kısa iyileşme süresi ve daha düşük komplikasyon oranları gibi avantajlar olan ve giderek daha fazla tercih edilen bir yöntemdir. Her ne kadar güvenli bir tedavi yöntemi olarak kabul edilse de, nadiren kardiyak erozyon gibi yaşamı tehdit edebilecek komplikasyonlara yol açabilir. Bu vaka raporunda perkütan ASD kapatılmasından iki ay sonra, perkütan ASD kapamadan iki ay sonra intravasküler hemoliz bulguları ile başvuran 38 yaşındaki erkek bir hastaya ait nadir bir olgu sunulmaktadır. Başlangıçta hematüri nedeniyle üriner sistem kaynaklı bir kanama düşünülen hastada, ileri tetkikler sonucunda, cihaz kaynaklı aortik erozyona bağlı olarak non-koroner sinüs ile sol atriyum arasında gelişmiş bir fistül saptanmıştır. Kapama cihazının cerrahi olarak çıkarılması ve fistülün otolog perikardiyal yama ile onarılması sonrasında hastanın semptomları tamamen gerilemiştir. Bu vaka raporu perkütan ASD kapatılması, perkütan ASD kapama sonrası açıklanamayan hemoliz gelişen hastalarda aorto-atriyal fistül gibi yapısal komplikasyonların da göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Amplatzer Septal Occluder, Aorto-atriyal fistül, Atriyal septal defekt, Hemolitik anemiManuscript Language: English